VAKIFBANK
2015 FAALİYET RAPORU
20
YÖNETİM KURULU BAŞKANI’NIN MESAJI
Değerli Paydaşlarımız,
Küresel krizin ardından 2014 yılına kadar ekonomilerin
toparlanması için ABD ve Avrupa gibi gelişmiş
ülkelerde genel olarak genişleyici para politikaları
uygulanmıştır. 2014 ve 2015 yıllarında gelişmiş ülke
merkez bankalarının uyguladıkları para politikalarında
ayrışmalar yaşanmıştır. ABD Merkez Bankası (Fed),
2014 yılı ekim ayında üçüncü niceliksel genişleme
programını sona erdirmiş, 2015 yılı aralık ayında ise
yaklaşık 10 yıl aradan sonra ilk defa faiz artırım kararı
almıştır. Fed, aralık ayında aldığı kararla politika faiz
oranını 0,25 puan artırarak %0,25-%0,50 bandına
çıkarmıştır. Toplantı sonrası yapılan açıklamada,
önümüzdeki dönemde faiz artırımlarının kademeli
olarak yapılacağı belirtilmiştir. 2015 yılı başından
itibaren küresel piyasalarda endişe ile beklenen faiz
artırım kararının ardından para politikasına yönelik
belirsizlikler azalmış ve karar piyasalara genel olarak
olumlu yansımıştır.
2015 yılını geçtiğimiz yıla kıyasla daha olumlu
bir performansla tamamlaması beklenen Avro
Bölgesi’nde ise son dönemde açıklanan veriler
bölgede ekonomik aktivitenin yılın son aylarında bir
miktar ivme kaybettiğine işaret etmiştir. Uzun süredir
düşük enflasyon ve yüksek işsizlikle mücadele eden
Avrupa’da, ekonomik aktiviteyi desteklemeye yönelik
genişletici para politikalarına bu dönemde de devam
edilmiştir. Avrupa Merkez Bankası (ECB), 2015 yılı mart
ayında başladığı 60 milyar Avro tutarındaki varlık alım
programını mart 2017’ye kadar uzatma kararı almıştır.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülke ekonomileri 2015
yılında da deflasyonla mücadele etmeye devam
etmiştir. Japonya’da uygulanmaya devam edilen
genişletici para politikalarına rağmen düşük enflasyon
oranı ile ilgili endişeler sürmüştür. Bu dönemde
dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi olan Japonya
ekonomisi, 2015 yılı üçüncü çeyreğinde son iki yıl
içinde ikinci kez teknik olarak resesyona girmiştir.
Küresel büyüme üzerinde aşağı yönlü risk oluşturmaya
devam eden Çin ekonomisinde ise ekonomiyi
canlandırmak için başta devalüasyon olmak üzere bir
takım önemler alınmış olmasına rağmen beklenilen
toparlanma görülememiştir. Önümüzdeki dönemde Çin
Hükümeti’nin sanayide kapasite fazlasını azaltmaya,
gayrimenkul stokunu düşürmeye, finansal riskleri
azaltmaya ve şirketlerin maliyetlerini aşağıya çekmeye
odaklanması beklenmektedir.
2015 yılının ilk çeyreğinde %2,5, ikinci çeyreğinde
%3,8 büyüme kaydeden Türkiye ekonomisi
ise ilk dokuz aylık dönemde bir önceki yılın
aynı dönemine göre reel olarak %3,4 oranında
büyümüştür. Seçim belirsizliğinin bitmesiyle
yatırımların hız kazanmış olmasının ve ihracatta
yaşanan iyileşmenin önümüzdeki dönemde
ekonominin geneline sağlayacağı katkıyla Türkiye
ekonomisinin 2016 yılını OVP hedefi olan %4
veya üzerinde bir oranda büyüyerek tamamlaması
beklenmektedir.
Fiyat istikrarının yanı sıra finansal istikrarı da
gözeten bir politika izleyen TCMB, 2015 yılında
para politikasındaki sıkı duruşunu sürdürmüş olup
önümüzdeki dönemde para politikası kararlarının
enflasyon görünümüne bağlı olacağını belirtmiştir.
2015 yılında dünyadaki ve Türkiye’deki gelişmeler
bu yönde olurken Türk bankacılık sektörü 2015
yılında %18,21 büyümüştür. 2015 yılında da krediler,
aktif büyümesinde belirleyici olmaya devam etmiş
ve kredilerin toplam aktifler içindeki payı %62,98
seviyesine ulaşmıştır. Bu dönemde mevduat kalemi
ise geçen yılın aynı dönemine göre %18,31 oranında
artmış ve fon kaynakları içindeki payı %52,83
seviyesinde gerçekleşmiştir. Bankacılık sektörünün
alternatif fon kaynağı olarak görülen mevduat dışı
kaynaklar (MDK) ise 2015 yılının ağustos ayında
2014 nisan ayından bu yana en yüksek yıllık artış
hızını sergileyerek, bir önceki yılın aynı dönemine
göre %19,76 oranında artmış ve 849,8 milyar TL
olmuştur. MDK’nın pasifler içindeki payı da %36,05
olarak gerçekleşmiştir. 2014 yılı ilk yarısında azalan
dönem net kârı 2015 yılında baz etkisinin de katkısıyla
yeniden yükselmeye başlamış ancak yılın üçüncü
çeyreğinde artış hızı yavaşlamıştır. Böylelikle aralık
ayında dönem net kârı yıllık bazda %5,90 oranında
artmıştır.
Türk bankacılık sektörü güçlü yapısını koruyarak
büyümesini sürdürürken Bankamız da büyümeye
devam etmiş ve 2015 yılında aktif büyüklüğünü
182.947 milyon TL seviyesine çıkarmıştır. Ayrıca
Bankamız net kârı 1.930 milyon TL seviyesine
ulaşmıştır. Önümüzdeki dönemde de Bankamızın,
ülkemizden aldığı güç ile hedefleri doğrultusunda
büyümesini sürdüreceğine; müşterilerimiz,
hissedarlarımız, yatırımcılarımız ve özverili
çalışanlarımızdan aldığı güçle kârını daha da
arttıracağına olan inancım tamdır. Bu vesileyle;
2015 yılındaki başarılarımızda pay sahibi olan
müşterilerimize, çalışanlarımıza, hissedarlarımıza
ve yatırımcılarımıza Bankamız adına teşekkürlerimi
sunarım.
Saygılarımla,
RAMAZAN GÜNDÜZ
Yönetim Kurulu Başkanı
Türk bankacılık sektörü güçlü yapısını koruyarak
büyümesini sürdürürken Bankamız da büyümeye devam
etmiş ve
2015 yılında aktif büyüklüğünü
182.947 milyon TL seviyesine çıkarmıştır.
BAŞARISINI TÜRKİYE İLE PAYLAŞAN
KAMUNUN ÖZEL BANKASI
